3 Eylül 2011 Cumartesi

AMERİKA'DA NAMAZ MACERALARI

Geçen ay ailece A.B.D'ye on iki günlük bir seyahat gerçekleştirdik. Hem orada (Washington D.C) oturan akrabalarımızı ziyaret, hem de yeni bir ülke görüp izlenimler edinmek için.

Gördüklerimizin bazıları, televizyonlardan gördüklerimize ve tahmin ettiklerimize benziyor, bazıları ise bizi şaşırtıyordu. Örneğin, hafta sonu için üç günlüğüne New York'a gittik, oradaki yüksek binalar, kuleler, alışveriş merkezleri, orada olmasını beklediğimiz türdendi.

Washington ise New York'a göre daha düzenli ve daha yaşanabilir bir şehir gibi gözüküyordu. Şehrin çoğunlukla müstakil evlerden oluşması ve evlerin diziliş düzeni, müzelerin hepsinin birbirine yakın yerleştirilmiş olması, Beyaz Saray ve Meclis'in burada bulunması, caddelerin genişliği ve insanların kurallara riayeti, anıtlar vs. , tüm bu özellikleriyle Washington daha düzenli göründü gözümüze.

Benim esas bahsetmek istediğim ise, orada yaşadığımız ve hoş birer anı olan namaz maceraları. Washington'da, müzeler bölgesinde geniş çayır alanlar var, orada müsait gördüğümüz bir yere seccademizi sererek, kıbleyi de güneşe göre hesab ederek namazımızı eda ettik çok şükür. Bir kez de, ortada daha kaldırılmamış olan boş bir yemek çadırının içinde kıldık. İnsanların yanımızdan geçerken namaz kıldığımızı görüp hiç bir tepki vermeden yollarına devam etmeleri başta bizi şaşırtıyordu, ama sonra alıştık, ve bu özgürlük hoşumuza gitti.

New York'ta ise, çok hoş bir olay başımıza geldi. Empire States'e gitmek üzere akşam üstü metroya bindik, akşam namazı vakti sıkışıyordu, ben gitmeme taraftarıydım, ertesi güne bırakmak istiyordum, bizimkiler ise gitme konusunda ısrar edip namaza otele yetişeceğimizi söylediler ve beni ikna ettiler. Ama içim huzursuzdu ve namazın geçmemesi için Mevlâ'ya dua ediyordum.

Oraya vardığımızda, biz eşimle bir markete su almak için girmiştik ki, kayınbiraderim bir limuzin şoförüyle konuşmaya başlamış, limuzin turu fiyatını sormuş. Biz marketten çıktığımızda şoför ona, bizim müslüman olup olmadığımızı sormuş. O da "Evet müslümanlar,Türkiye'den bizi ziyarete geldiler." demiş. Yanlarına gittiğimizde bana, limuzin şoförünün de müslüman olduğunu söyledi. Ben hemen heyecanla ama umutsuz olarak (çünkü oralarda mescid bulmak neredeyse imkansız gibi), "Buralarda mescid var mı acaba?" dedim. "Evet, şu ilerde Ar-Rahman Mescidi var." deyince adam, çok sevindim. Nasıl gidebileceğimizi sorduğumda ise, "Atlayın limuzine ben sizi bırakayım!" demesin mi! Orada sevincim ikiye katlandı, namaza yetişebilecek olmamın sevincinin yanında, Rabbimin dua namaz olunca nasıl hemen icabet ettiğini ve birilerini memur ettiğini görmenin sevinci daha güzeldi. Adam bizi mescide bıraktı, ne kadar ısrar ettiysek de bizden para almadı, hem namazın hatırına hayatımızda ilk kez limuzine bindik, hem de namaza yetişmekle kalmadık, cemaate de yetişip namazı ilk vaktinde kıldık! Şükürler olsun..

Yine New York'ta, Özgürlük Heykeli'ni gezmeye gitmiştik, dönüşte öğle namazı için yer arıyorduk, park gibi bir yerin ortasında baktık zenciler cemaat olmuş namaz kılıyor! Hemen gittik, bize birer poşet verdiler sağolsunlar, öğle namazımızı eda ettik şükür.

Washington'da ise, iki Cuma namazı kılmak nasib oldu. Kayınbiraderimin eviyle Masjid Muhammad arası on beş-yirmi dk. civarı mesafede yürüyerek. İlkinde beni arabayla bıraktılar, ikinci Cuma'da ise ben yürüyerek gitmek istedim ancak yolları karıştırdım. Yolda yürüyorum, hava müthiş sıcak, nem de olunca çok yorucu oluyor, vakit de kısalıyordu, birine sordum mescidin yerini, adam bana: "It's too hot for walking, come here. (Hava yürümek için çok sıcak, gel.)" dedi ve beni arabasıyla mescide bıraktı! Sanki Amerika'da değildim de Türkiye'nin sıcakkanlı bir köyündeydim ve insanlar yardım için seferber oluyordu! Tabii bunlar hep Cenab-ı Allah'ın lütfu oldu, en değer verdiği ibadet olan namaza verilen önemi karşılıksız bırakmadığının en önemli kanıtları oldu benim için.

Yâ Rabbî, bizim orada bir vakit namazımızı dahi kaçırmadan kılabilmemizi sağladığın, ummadığımız yerlerden bize imkânlar yarattığın için sana sonsuz şükürler olsun. Ömrümüzün sonuna kadar bizleri, Ümmet-i Muhammed'in cümlesini namazdan, secde zevkinden mahrum etme! 

Amin..

 Masjid Muhammad Community Nights      
Masjid Muhammad-Washington D.C, on New Jersey Avenue.






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder