11 Şubat 2010 Perşembe

DÜRÜST TÜCCARLAR KORUNMALI

Büyük sermayelere sahip müslüman fabrikatörler, dükkan sahipleri, ya da ticaretle uğraşmayan zengin müslümanlar; helal lokma peşindeki ufak hacimli iş yapan dürüst tüccarları, piyasadan silinmemeleri için borç vererek, yardım ederek ayakta tutmalılar. Onlara her türlü yardımcı olmalılar.

Gerekirse verdikleri paranın geri gelmemesi pahasına yardım etmeliler.

Bunu bir kayıp olarak değil, Allah katında büyük bir sevap olarak görmeliler. Hz. Ebubekir (r.a), servetini köleleri azad etmekte kullanırmış. Şu anda kölelik yok. Peki kölelik nasıl var?

Bankalara muhtaç olan, büyük faizler vermek zorunda kalan esnaf var.

Demek ki korunması gereken esas zümre bunlar. Cennetin kapısında sadaka verene 1'e 10, borç verene 1'e 18 sevap olduğunun yazmasının esprisini iyi anlamamız lazım.

Bu dürüst tüccarlar bugün korunmazsa, arkamızdan gelecek nesile doğru ticareti öğretecek tüccar kalmayabilir.

Böyle bir durumda ise imkanı iyi olan bütün tüccarlar, imkanlarını kullandırmadıkları ölçüde bundan sorumlu olacaktır elbette.Hepimiz ticaret yapmak zprunda değiliz. Ama dürüst tüccarları korumak konusunda hepimiz sorumluyuz. 

 Ticaretle uğraşmayan, ama haliyle alışveriş yapan kesimin de kendine göre sorumluluğu var. Herkes, biraz daha ucuza alacağım diye yurt dışı kaynaklı büyük marketlerden, ya da hoşça vakit geçireceğim diye alışveriş merkezlerinden alışveriş yaparsa, bunun sonucunda asıl esnaflar sahneden çekilir, herkes de arkasından gelecek manzaranın sonuçlarına katlanır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder