3 Mayıs 2011 Salı

UZAY ve KUR'ÂN (ERKAM TAKVİMİ ARKASI)

UZAY ve KUR'ÂN (ERKAM TAKVİMİ ARKASI)


Yüce Rabbimiz. gökyüzünde ömrünü tüketip yıldızların parçaları olan göktaşlarından dünyayı muhafaza etmektedir. Jüpiter ve devâsâ çekimi ile Satürn, dünya için tehlike oluşturabilecek pek çok cisme geçit vermeyen birer bekçi mevkiindedirler.

Zaman zaman bu iki gezegeni aşıp dünyamıza yaklaşan göktaşları olabilir. Bu defa onların karşısına başka bir muhafız, yani Ay çıkar. Atmosferi olmadığı için Ay'a düşen her göktaşı yüzeye çarpar. Bu çarpmaların Ay'da meydana getirdiği kraterleri küçük bir dürbünle bile görebiliriz.

Ay engelini de aşan göktaşları, eğer çok büyük değillerse atmosfere girerken yanmaya başlarlar. "Yıldız kayması" da dediğimiz bu hadise netîcesinde göktaşları, yüzeye ulaşmadan Mezosfer tabakası içinde un ufak toz zerreleri halinde dağılırlar. Sonra bu toz zerreciklerinin her biri, bir yağmur taneciğine çekirdek olur.

Atmosfer, dünyayı uzaydan gelen zararlı ışınlardan da korur. Kur'ân'da bu hakîkatlere şöyle işaret edilir:

"Biz, gökyüzünü korunmuş bir tavan gibi yaptık. Onlar ise, oradaki (Allah'ın varlığını gösteren) delillerden yüz çeviriyorlar." (Enbiyâ,32)

Göktaşları, Dünya atmosferine saniyede 11-72 km arasında değişen bir hızla girerler.

"Ramazan'dan sonra oruçların efdali, Allah'a izafe edilen Muharrem ayında tutulan oruçtur. Farz namazlardan sonra en efdal namaz da gece namazıdır." (Hadis-i şerif)

(ERKAM TAKVİMİ ARKASI)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder